İstanbul’un evlat parçası Burgaz ada burası bir Sait Faik düşü ile ve martılar içimi okur gibi telaşlı ve deniz dalgalıyken yürek ister denizin çıplak tenine dokunmaya
Vapurun kalbi ha durdu ha duracak kimdi o yolculuğun kahramanı sizce kim? ben sanmayın… ayak bağı ile göbek bağını karıştıran bir veledin anası ile sohbeti fena güzeldi kulak misafiriydim konuştuklarının neylerse gönül güzel eyler mantığı ile o büyümüş de küçülmüşü gizlice öpüverdim iki kaşının arasından
Keyfini azıcık açık havaya çıkarmış mahkum gibiyim lakin oturduğum koltuğun rahatlığı fena battı acayip yadırgadım yerimi anlık da olsa bu koltuğu akşama kadar kimler sahiplenecek düşüncesine takıldım ve adaya keyif bayrağını dikecek üç beş yolcusu ile itişe kakışa indim vapurdan da!...
Vapurdan inerken kahve önlerinde parmak aralarında tütün kundaklayan amcalara bir tanıdık gelmişiz ki bakışları gül gülüşleri karanfil idi
Sonrası tabana kuvvet ayak seslerine tanış o sokaklar yasemin kokusuna teslim olmuş bahçelerin cemali nur fındık burunlu evlerine konuk olmayı, hayal etmekten alıkoyamıyor şansan kendini
Karın tokluğuna güne merhaba demiş sanki börtü böcek bir evin bahçesinde peş peşe kara dut intiharı fena canımı yaktı aman neyleyeyim yarama tuz basıp Rabbim güzel eyleye damakların mizanını ve güzel eyleye kara dut’un tadını diye diye oradan da uzaklaştım
hani bostancıda boyunda ipi çözülmeye mini minnacık bir vakit kalmıştı ya vapurun..!
Elimi cebime dost kılan damağımın kuruluğu ile bakkal dayının sabah siftahını peşin ödediğim bir avuç nohut kökenli beyaz leblebi ve yetmişlik bir rakı halen benimle
Serde şairlik Savaş esiri duygularım kalem, kağıt bulaşığı aklıma girip çıkarken o martılar var ya o martılar kulaklarıma seslerinin en yükseğini bırakıp giderken ses çıkaramamanın bir nedeni daha vardı da kalsın işte
İçten hevesliyim ya yukarı burunlu cümleler öte giden benden nasıl yazarım şairin şehirden yeni bir şiiri ben
Kimin nesiyim ki burada göğsümü yumruklayan ince bir sızı aşka tövbeli ;rakıya katıksız bu kemiksiz dilim lades diyor sadece yarin yeşil gözlerine ve usul boyuna
Geldiğim yolun ayaklarına turap oy oy!..Zaralıcan gönlü kırık cam vedam şairin kalbine vedam kendime ve Burgaz adaya olsun bakalım bu günlük....
26-05-2024
Zaralican/Şadiye Gürbüz
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.