Bir Mart Sabahından 28 Şubat Karanlığına

Geçmişi hatırla balık hâfıza!
Hani; bir zamanlar fişlemiştiniz.
Hukuktan alınca cebr ile rıza
Mâsumları nasıl dişlemiştiniz?

İnsafa aykırı türlü planla
İğrenç entrikalar, haksız talanla
Çamur, iftirayla, binbir yalanla
Ne cürm-i meşhud’ lar işlemiştiniz!

Postal belirleyip kalemde rengi
Çevik’ çe hamleler başlattı cengi
“ Sisi “ tezgâhıyla bozup ahengi
Dindarı her yerden dışlamıştınız!

Nerde keş Ali’ niz nerde tekkesi?
Nerede Müslim’ in onca tekesi?
Tele - Fadime’ ye mağdur maskesi
Takıp, ekranlarda kışlamıştınız!

Korkular ektiniz zanla, gûyayla
Dürüst göründünüz sözle, riyayla
Sahnelerin gülü Zekeriya’ yla
İslâm’ ı nifakla aşlamıştınız!

Neydi memleketin suçu, günahı?
Çağ / taştı, taşmadı gizledi âhı
Tankları yürütüp dört Mart sabahı
Balans ayarına başlamıştınız!

Alemdar mevzili kuytu siperle
Harbe tutuştunuz emekle, terle
O / nurlu kimliği nursuz Serter’ le
“ (İ) kna (i) kna! ” Deyip haşlamıştınız!

Ne vebâl bildiniz ne hak ne ayıp
Ülkemin ömründen o yıllar kayıp!
Şarap kadehinde şeytan yıkayıp
Şevkle besmeleyi taşlamıştınız!

Beyaz’ ınız baykuş, Kara’ nız dayı
Kemâl-i Gürz’ ünüz; zulm-ü katsayı
Alnı secde gören nice subayı
Sorgusuz sualsiz YAŞlamıştınız!

Ödetip bu halka ağır diyeti
Bayrakla örttünüz menfur niyeti
Her yanı bağlanmış bir hükümeti
Şikeci Şapka’ yla tuşlamıştınız!

Sanki bu vatanda bir işgal vardı
Zulmünüz yüzünden zulüm kızardı!
“ Bin yıllık süreç “ mi?; eh! Bu kadardı
Sâhi, nasıl bir son düşlemiştiniz?...